•Rahatsızlık(Bebeğin pis olması, s›cak veya soğuk ortam).
•Yorgunluk (Fazla ziyaretçi).
•Hastalık ya da ağrı (Ağlamanın şeklinin değişmesi).
•Açlık (Yeterli süt alamama, büyümenin hızlanması).
• Annenin aldığı ilaçlar, g›dalar, kafein, sigara, (Her türlü yemek, bazen inek sütü).
•Memede süt fazlalığı.
•Nedensiz ağlama (Kolik).
•Hipertermi (Çok giydirme sonucunda vücut ısısında artış).
•Annede meme ve meme başı sorunları.
•Bebekte memeyi kavrama, emme bozukluğu.
•Kolik, kilo alamama, huzursuzluk.
• Cerrahi tedaviler.
Özellikle büyümenin hızlanmasına bağlı olarak bebeğin artan ihtiyaçları karşılanamazsa bebekler ağlarlar. ikinci hafta, beşinci hafta ve üç aylıkken bu sıkça gözlenebilir. Bu durumda da daha sık emzirme en iyi çözümdür. Bazı bebekler diğerlerinden çok ağlarlar, daha fazla kucağa alınmak ve taşınmak isterler. Bir de “Kolik” olarak bilinen ağlamalar vardır. Ağlamanın belli bir şekli yoktur. Günün belli saatlerinde, özellikle akşamları ağlar. Karnı ağrıyormuş gibi ayaklarını karnına çeker. Emmek istiyormuş gibi görünebilir. Bebeği rahatlatmak zordur. Aşırı bağırsak hareketleri ve gazlanma olabilir. Bu tür ağlamalar bebek doğduktan sonra üçüncü haftada başlar ve 3. aydan sonra azalır.